2000'li yılların hemen başından itibaren, öteki dünyadan gelmiş varlıklı, şeytanlı korku/gerilim filmlerinde adeta patlama yaşandı. Sanki "The Exorcist"in Türkiye şubesi "Şeytan"dam beridir ortaya çıkan boşluğun birkaç sene içinde doldurulması hedeflenmişti.
Orhan Oğuz'un "Büyü"sü ve Alper Mestçi'nin "Musallat"ı cinli, büyülü filmler kuşağının eli yüzü düzgün yapımları olarak dikkat çekerken komedi türünde de Kamil Aydın'ın "Kutsal Damacana"sı kendine yer açmaya çalışırken bu dönemde iki isim ön plana çıktı: Korkunun kaynağını dini referanslardan alan ve hikayelerinin gerçek olaylara dayandığını iddia eden Hasan Karacadağ ve Biray Dalkıran...
İlginçtir, ikisinin ilk filmleri aynı yıl, yani 2006'da vizyona girdi. Dalkıran'ın, "Ne cennetten ne de cehennemden peşine düşen günah araftan geliyor" sloganıyla gösterime soktuğu "Araf"tan sonra 2010'da Türkiye'nin ilk 3 boyutlu filmi ilan ettiği "Cehennem" geldi. Dalkıran zaman içinde doğaüstü gerilimden elini ayağını çekerken Hasan Karacadağ ise gişe başarısını da arkasına alarak neredeyse tek başına bir "cinler imparatorluğu" kurdu. "Semum"u Türkiye'nin ilk yaratık filmi ilan eden yönetmen ilerleyen süreçlerde iddialarını mantık sınırlarını zorlayan boyutlara taşıdı.
Örneğin yönetmene göre "Dabbe: Bir Cin Vakası"nda, dünyada ilk defa gerçek cin kayıtları kullanılmıştı. Cin olmadan adam çarpmak böyle bir şey herhalde diye düşünürken "el-CİN"de ise "böyle bir şey keşfedildi de bizim mi haberimiz olmadı" diyerek hayret ettiğimizbir açıklama vardı filmin basın bülteninde: "el-CİN"de, insan gözünün algıladığı görüntüleri beyne göndererek, kayıt etme tekniği dünyada ilk defa kullanıldı. Hasan Karacadağ, ilk Japonya'da denediği ve özgün fikri kendisine ait olan bu metodun, filmi sinemada bir defa izleme ve sonrasında beyinde defalarca tekrar izlemeye yönelik bir bilinçaltı sistemi olduğunu söyledi. "Beyazperdede gördüğünüz en gerçek cin benimki" diyen Karacadağ yoluna "D@bbe: Cin Çarpması" ve "el-Nazar" ile devam edecek. İnsan, bu süreç cinlerden daha korkutucu olabilir mi acaba, diye düşünmeden edemiyor.
Yorum Gönder